(Go: >> BACK << -|- >> HOME <<)

"Güzin Abla" hakkında bilgiler ve tüm köşe yazıları Hürriyet Yazarlar sayfasında. "Güzin Abla" yazısı yayınlandığında hemen haberiniz olması için Hürriyet'i takip edin.
Güzin Abla

3 yıldır hislerimi saklıyorum

28 Ağustos 2017

Merhaba Güzin Abla, abimin borçları vardı, para gerekiyordu.
Hayatı tehlikedeydi. Kimsemiz de yoktu. Üniversiteyi bıraktım. . Kötü yerlerde çalışmaya başladım. Kötü adamların içkisine meze oldum.
Ne zaman ayrılmak istediğimi söylesem, feci şekilde dövülüyordum.
Üç yılın ardından kesin olarak ayrılmak istedim oradan.
Kaçmaya çalıştım, hatta izimi kaybettirmeye çalıştım.
Müsaade etmediler.
Bıçaklandım. Çaresiz, tekrar çalışmaya başladım. Bir sözleşme yaptırmışlardı.

Yazının devamı...

Sevgilimle sürekli kavga ediyoruz!

24 Ağustos 2017

Merhaba Güzin Abla, artık birine içimi dökmem lazımdı, size yazıyorum...
Kız arkadaşımla 2 yıldır beraberiz. Beni çok seviyor, buna eminim.
Ailelerin de haberi var, ciddi bir yere doğru gidiyor ilişkimiz.
Ancak aramızda büyük bir sorun var; sürekli kavga ediyoruz.
Her cümlemin sonunda bir sorun çıkıyor, içimde hiçbir kötülük olmadan söylediğim çok basit bir şeye bile küsüyor. Üstelik neye bozulduğunu söylemiyor...
Uğraşıyorum, söyletiyorum, bu sefer de ben açıklayınca inanmıyor. İnanınca da “Bir daha asla yapmayacaksın” diyor.
“Bana emir verir gibi konuşma, en sevmediğim şey. Rica et” diyorum. Önce kabul ediyor ama sonra yeniden aynı şekilde davranıyor.

Yazının devamı...

Sevgilim terk etti

23 Ağustos 2017

Merhaba Güzin Abla, ben Almanya’da yaşıyorum. Sorunumu seninle paylaşmak istiyorum. Sevgilim benden ayrıldı.
Üstelik kendi doğum gününde...
Olayı baştan anlatayım. 4 ay, 5 gün sürdü ilişkimiz.
Çok ciddiydik.
Çeyizler alındı bu iznimde...
Her şeyimizi planlamıştık.
Ramazan ayı geldi, pek konuşamadık, görüşemedik, buluşamadık.

Yazının devamı...

Yoksa şizofren mi oldum?

21 Ağustos 2017

Merhaba Güzin Abla, ben 25 yaşındayım ve 9 aylık evliyim. Eşimin ailesiyle altlı üstlü oturuyoruz. Kendi aileme ise çok uzağım.
Eşim de çalışıyor, ben de.
Aşırı kıskanç birisiyim.
Eşim akrabalarına ve ailesine oldukça düşkün.
Bu çok güzel bir şey ama ben biraz rahatsız oluyorum. Eşimin annesi, babası beni çok sever ama kardeşleri ve diğer akrabalarının sevdiği pek söylenemez.
İçimdeki sesi bir türlü susturamıyorum. Kafamdan bir şeyler geçiyor, onlara inanıp moralimi bozuyorum.
Bazen acaba ben şizofren mi oldum diye düşünebiliyorum mesela...

Yazının devamı...

Annem bana kötü davranıyor

21 Ağustos 2017

Merhaba Güzin abla, ben 18 yaşında bir genç kızım. Annem ve babam ayrı, ailemden kimseyle görüşmüyorum. Doktora gittiğimde bu yüzden büyük bir sevgi açığım olduğunu söylemişti.
Annemle yaşıyorum ve gerçekten tüm sevgimi anneme veren biriyim. Beni sevsin, beraber vakit geçirelim istiyorum ama o zamanında birçok şeyi yaşadığı için artık sıkılmış. Sürekli bağırıp çağırıyor, küfür ediyor. “Benimle biraz ilgilen lütfen” dediğim de “Aman ne ilgileneceğim seninle” diyor.
Benden 16 yaş büyük bir ablam var, iki de çocuğu var. O bana bağıran çağıran kadın torunlarına karşı melek gibi davranıyor. Kötü olduğumu, takıntılarımı ona söylediğimde önemsememişti. Şimdi bunların önüne geçemiyorum. Hatta korkularım yüzünden okulu bıraktım. Annem bir kere “ben senin yanındayım kızım” demedi. Kendimi dışlanmış hissediyorum.
5-6 ay önce bir kedi sahiplendim, bana iyi geleceğini düşündüm. Ama annem ve ablamın çocukları da kediye zarar veriyor. Bir odaya kapatıyorlar onu. Onlara itiraz ettiğimde ise beni dinlemiyorlar. Bu bana işkenceye dönüşmeye başladı. Kedimi bu yüzden vermek de istemiyorum, o bana çok iyi geliyor, ilacım oluyor. Ne yapacağımı bilemiyorum.
Çok kötü bir yerde oturuyoruz, sürekli taşınmaya çalışıyoruz olmuyor. Hapishane gibi bir yer. Sürekli çocuk muhabbetinden, annemin arkadaşlarından ve ablamdan sıkıldım.
Bana bir öneride bulunur musunuz, ben ne yapmalıyım?
* Rumuz: Ne yapmam lazım

 

Yazının devamı...

Sokaklar doğal ortam değil

18 Ağustos 2017

Sokak hayvanları denilen ve anlamını çözemediğim o kavramı bize dayatanlar, “doğal ortamlarında yaşamaları gerek” diyerek o canları sokaklarda ölüme terk ediyor.
Hayvan dernekleri bakanlığa sık sık barınakların ölüm yuvası olduğunu vurgulayarak bu konuda mücadele veriyor. Hayvanlar doğal ortam denilen yerde, yağmurda çamurda, kötü insanların saldırısı altında yaşamaya çalışıyor.
Millet ve devlet olarak o zavallılara gereken yaşam alanları sunulmalı.
Barınakların açık alan haline getirilip, hayvanseverlerce kontrolünün sağlanması gibi bir düşünce niye yok?
İstanbul Belediyesi Veterinerlik Hizmetleri de ilaçlama, kısırlaştırma yapıp onları sokağa salıyor.
Köpek dövüştürenler, sokak hayvanları doğal ortamında yaşamalı diyerek onları ölüme terk edenler, göstermelik barınaklar yapıp günü kurtaranlarla bir yere varılmayacak.
Neval K.

YANIT

Yazının devamı...

1.5 senenin sonunda eşine dönmek istedi

17 Ağustos 2017

Sevgili Güzin Ablacığım, umarım bana da cevap verir ve bir yol gösterirsin.
Ben 27 yaşında, Fransa’da doğup büyümüş bir kadınım.
Bundan 1 sene önce internetten biriyle tanıştım. Benden 8 yaş büyüktü.
İlk başta kendisini bekar olarak tanıttı. Aradan 1 hafta geçtikten sonra bana şöyle dedi:
“Sana dürüst davranacağım, gerçeği söylemem lazım. Belki bunu öğrendikten sonra benimle bir daha görüşmek istemezsin. Ben evliyim ve iki çocuğum var. Eşimle 1 seneden fazladır ayrı yaşıyoruz ama resmi olarak hâlâ evliyiz.”
Ayrılma sebepleri çok klişe: Eşinin kendisine karşı ilgisiz olması, cinsel anlamda artık hiçbir şey hissetmemesi. Evlilikleri zaten aile zoruyla olmuş, çok genç yaşta halasının kızıyla evlendirmişler onu...
Ben bu gerçekleri bilmeme rağmen kendisiyle konuşmaya devam ettim, “Arkadaş kalırız” dedim.

Yazının devamı...

istanbul’dan çok bunaldım ama ailem beni bağlıyor

15 Ağustos 2017

Merhaba Güzin Abla... Ben 30 yaşında, iki çocuk annesi evli bir kadınım. Üniversite mezunuyum ve çalışıyorum.
İstanbul’da yaşıyorum. Çok şükür etrafımdaki birçok insana göre ailevi problemim yok denecek kadar az...
İki çocuğumun arasında 1 yaş var. İkinci çocuğum sürpriz geldi. Kayınvalidem de başka bir şehirde olmasına rağmen ikinci çocuktan sonra bizim eve yerleşti, çocuklarıma bakmaya başladı. Onun yaptığı fedakarlığı ömrüm boyunca unutamam. Çünkü sayesinde işime geri dönebildim. Ben kadının ne olursa olsun çalışmasından yanayım.
İzinlerim bittikten sonra işime döndüm. Ancak kısa süre sonra zorunlu rotasyon nedeniyle bölümümü değiştirdiler. Nasıl üzüldüğümü anlatamam. Çünkü uzun süredir oradaydım, sevdiğim insanlarla sevdiğim işi yapıyordum. Evimizden fazla çalıştığımız yerde vakit geçiriyoruz, o yüzden huzurlu ve mutlu bir ortamda çalışmak en büyük servet.
Yöneticilere değişimin nedenini sorduğumda “Her işi öğrenmenizi istediğimiz için değiştirdik” diye yalan söylediler. Kabul etmek zorunda kaldım. İkinci doğum izninden yaklaşık 2 ay sonra bir rotasyona daha uğradım.
Sebep olarak bana yine aynı bahaneyi sundular. Ruhen daha toparlamadığımı anlattım, çünkü ikinci çocuğum tamamen plansızdı, üstelik çok zor bir hamilelik geçirmiştim.
Bu değişimi istemediğimi, sevdiğim bölümde kalmak istediğimi belirttim ama maalesef dinletemedim.

Yazının devamı...
Güzin Abla Kimdir?

615