(Go: >> BACK << -|- >> HOME <<)

"Aygül Aydın" hakkında bilgiler ve tüm köşe yazıları Hürriyet Yazarlar sayfasında. "Aygül Aydın" yazısı yayınlandığında hemen haberiniz olması için Hürriyet'i takip edin.
Aygül Aydın

İnsana şans dirseğinin yardımı ile gelir

20 Temmuz 2017

Duygularımızı daha yüzeysel yaşamak isterken, aynı zamanda çevremizdeki insanların duygusal durumlarını fazlasıyla eleştirmekte isteyebiliriz. Bu yaklaşım bizi kaoslar içerisine sokabilir. Bugün bol bol gözlem yeteneğinizi kullanmanızı tavsiye edebilirim. Gözlemlediğiniz şeyleri mutlaka not edin. Ay ikizler burcundayken gerçekleri olduğu gibi değil, kendi hoşumuza gittiği gibi algılama yönünde davranışlarda bulunabiliriz. Bilmediğiniz ve emin olmadığınız konularda suçlayıcı tavır içinde olmayın. Partnerinizin bugün duygularında size karşı alaycı, yüzeysel ve şüpheci olduğu hissi gelebilir. Düşünceleriniz ve duygularınız sürekli olarak değişebilir. Bugün kalbimize giden yola akılımızı koyabiliriz. İçinizden gelen sezgisel ve içsel bilgilere kulak verin ve her defasında bunları mantıkla bozmayın. Gün içeresinde Ay-Neptün karesi geleceğinize yönelik planlarınız ya da hedefleriniz adına sizi duygusal anlamda zorlayabilir. Belirsizlikler ya da engeller önünüzde varmış gibi hissedebilirsiniz. Burada yüzeysel davranmak yerine sezgilerinize güvenin. Daha önce hiç bilmediğiniz konular hakkında bazı gerçeklerle de yüzleşebilirsiniz. Sosyalleşmek ve dostlarınızla vakit geçirmek adına harika bir gün. Yöneticileriniz ile bazı önemli görüşmeleri bugün öğlen saatlerine ayarlayabilirsiniz. Yeni fikirlerinizi ortaya koymak, seyahat programlarınızı yapmak, yakın çevre dostlarınızla organizasyonlar planlamak adına fırsatlar içeriyor.

Gelelim günün Tavsiyeli hikâyesine;

Bu fare kedilerden öylesine korkmakta, öylesine korkmaktadır ki her hareketini büyük bir endişe içinde yapmakta, hiçbir zaman kendisini güvende hissetmemektedir.

Günün birinde bir büyücü bu fareye çok acır ve onu bir kediye dönüştürür. Fare, kedi olduğu için bir an bile mutlu olamaz, çünkü bu kez de köpeklerden ölesiye korkmaktadır. Büyücü başladığı iyiliği devam ettirir ve fareyi kaplana dönüştürür. Ama kaplan olan fare yine mutlu değildir, bu kez de avcılardan çok korkmaktadır.

Büyücü başladığı iyiliği devam ettirir ve fareyi kaplana dönüştürür. Ama kaplan olan fare yine mutlu değildir, bu kez de avcılardan çok korkmaktadır.

Büyücü en sonunda sıkılır ve fareyi tekrar fare yapar.

Fare şaşkındır korkarak sorar.

Neden bana bunu yaptın diye:

Yazının devamı...

Mayınlarda sessizdir… Ta ki üstüne basana kadar…

19 Temmuz 2017

Düşüncelerinizi kararlı ve konsantrasyonunuz yüksek bir şekilde ifade etme şansına yakınsınız. Plan ve program dâhilinde yaptığımız her şeyden önemli kazançlar elde edebiliriz. Bu açıya duyarsız kalmayın. Kendiniz için ya da başkalarının hayrına olacak nitelikte farkındalıklar oluşturun. Yeni girişim, sözleşmeler veya yazışmalar adına kullanabilirsiniz. Kariyeriniz ile ilgili beklentileriniz var ise onlarla ilgili girişimlerde bulunabilirsiniz.

Bugün kontrolünüz dışında gelişen olayların içine girip orada kendinizi kaybetmeyin. Uranüs –Mars olumsuz açısının etkisi hala devam etmektedir. Bu transit sırasında başkaları ile sabırlı ol, çünkü Mars olayları kışkırtmayı sever. Yüksek enerji bolca olacaktır. Hiçbir sebeple sevdiklerinle karşı karşıya kalma. İnsanlara ve özellikle yakın çevrene karşı egon yüzünden büyük muhalefetler ya da meydan okumalara neden olmamalısın. Geçmişin ile alakalı bastırılmış duygularınla yüzleşmen söz konusu olabilir. Bunu göz ardı etmek yerine, bunu fark ederek çözümleyebilirsin. Bazı olaylar üzerine fazla geliyormuş gibi hissedebilirsin ama bu sadece içinde var olan potansiyeli kullanman için sadece gerekli olacak ufak bir tetiklenmedir. Bunu doğru yönetirsen sonrasındaki fırsatlar eminim ki yüzünü güldürecektir.

Gelelim günün Tavsiyeli Hikâyesine;

Kral kendi yönetiminde çalışanları önemli bir görev için sınamak istemiş. Birçok güçlü ve akıllı adam etrafına toplanmış. Kral onları bugüne kadar görüp görecekleri en kocaman kapının önüne getirerek şöyle söylemiş: "Siz akıllı insanlar, benim bir sorunum var? Hanginizin bunu çözebileceğini görmek istiyorum. Burada krallığımdaki en büyük ve en ağır kapıyı görüyorsunuz. Hanginiz bunu açabilirsiniz?"

Saray mensuplarından bazıları açamayız der gibi başlarını sallamış. Diğerleri, çevresindekilere göre daha akıllı sayılanlar, kapıyı daha yakından incelemiş, fakat onlar da açamayacaklarını kabul etmişler. Bu akıllı insanlar böyle söyleyince saraylılar sorunun çözülemeyecek kadar zor olduğunda fikir birliğine varmışlar. Sadece bir vezir kapının yanına giderek onu şöyle bir gözden geçirmiş ve elleriyle yoklamış, açmak için çeşitli yolları denemiş, en sonunda kuvvetle yüklendiğinde ağır kapı açılmış. Meğer kapı zaten tam kapalı değilmiş ve açmak için deneme isteği ve yüreklilikle davranma cesaretinden başka bir şey gerekmiyormuş.

Kral vezire şöyle demiş: "Sadece gördüğün ve işittiğine bağlı kalmadan, kendi gücünü devreye soktuğun ve denemeyi göze aldığın için saraydaki görevi sen alacaksın."

 

Dememiz o ki; Her zaman denemeye değer…

Yazının devamı...

Hayatınızı artık seyretmeyin, yönetin!

18 Temmuz 2017

Dün ki köşe yazımda Mars-Uranüs olumsuz açısının çok kestiremeyeceğimiz olaylarla karşılaşma ihtimallerinin olduğundan söz etmiştik. Bu yüzden özellikle her çeşit meydan okuma ve acil durumla başa çıkabilme yeteneğiniz var mı bunu önden kestirmeden olaylara direk giriş yapmamalı daha stratejik duruşlar sergilemelisiniz. Bu gezegenlerin birbirlerine olumsuz açı yapması sizlerin üretici yanınızı ortaya çıkartacaktır. Çünkü bunu ifade etme yeteneklerinizi geliştirmek için birçok olayla karşılaşmak durumunda kalacaksınız. Bugün sabah saatlerinde oluşacak Venüs-Jüpiter üçgeni, hayatın zor gördüğünüz yönlerine iyi bir bakış açısı getirecek fikirler verebilir sizlere. Sevgiyi ve şefkat göstermekteki kolaylığı, kendi kendini sevme ve kendi kendine saygının bir işaretidir. Sizleri kendinizi ortaya koymak adına yeni güzel ilişkiler kurarak geleceğinize yönelik yeni oluşumlar kurabilmeniz için ise gerekli cesareti sunacaktır. 10-16 Şubat, 10-16 Mayıs 2016, 25-30 Aralık 2016 Tarihlerinde hayatınıza dair yaşadığınız farkındalıkları ya da deneyimlerinizi bir düşünün. Olumlu yönde işinize yarayacak bilgileri bu haftaya uyarlayabilirsiniz. Aynı açı bundan sonra 1 Mart 2018 de gerçekleşecek. Moda, giyim ve değerli eşya alımlarınız açısından iyi ve zevkli bir gözünüz olacak. Kozmetik, mücevher, evinizi veya ofisiniz için bir şeyler almak için uygun zamanlar. Venüs parayı yönetir ve Jüpiter zenginlikleri yönetir, bu yüzden yapılan yatırımlar servetinizi arttırmak adına olumlu yönde gelişme fırsatı sunar. Aşktaki şans, hayatınızdaki başka bir servetle de eşleştirilebilir. Servet sadece maddi anlam içermez. Hayatınıza dair bu geçiş sırasında herhangi bir teklif olursa onu kabul etmek akıllıca olacaktır. Hali hazırda Aslan burcundaki yeni ay etkileri ile de hayatınızın yönetimini ele almak adına kendinize artık güvenin.

Gelelim günün Tavsiyeli Hikâyesine

Şorence Chatwik, 4 Temmuz 1952 tarihinde Pasifik Okyanusu’na dalarak, Kaliforniya’ya doğru yüzmeye başlar. Eğer bu denemesini başarıyla tamamlarsa bunu yapan ilk bayan yüzücü olacaktı. Chatwik çok kararlı bir şekilde okyanusun sularına dalarak yüzmeye başladı. Ancak o gün yoğun sisten dolayı göz gözü görmüyordu, su ise aşırı derecede soğuktu. Bu zor deneme birçok insan tarafından televizyonlardan dakika dakika seyrediliyordu. Saatler ilerliyor, bir taraftan yorgunluk bir taraftan soğuk...

Chatwik için dayanılmaz bir durumdu. Bu zorlu yüzüşe 15 saat dayandıktan sonra artık devam edemeyeceğini anlayınca kendisini sudan çıkarmalarını istedi. Yakındaki teknede bulunan annesi ve antrenörü karaya yaklaştığını belirterek yüzmeye devam etmesini söylediler. Ama Chatwik dönüp Kaliforniya sahillerine baktığında tek görebildiği yoğun bir sis tabakasıydı.Az sonra Chatwik daha fazla dayanamayarak sudan çıktı.

Dinlenip kendine geldikten sonra gazetecilerin "Kıyıya çok az bir mesafe kalmıştı niçin biraz daha dayanmadınız?" sorusuna "Bakın mazeret bulmak için söylemiyorum ama karayı görebilseydim başarabilirdim" cevabını verdi. Chatwik’in pes etmesi ne yorgunluktan ne de soğuktan kaynaklanıyordu. Sis yüzünden karayı göremediği için hedefine ulaşamayacağını düşündü ve yüzmekten vazgeçti. Kendisi iki ay sonra aynı mesafeyi yüzerek geçmiş ve rekor kırmıştır.

Dememiz o ki; Sisli günler bazen sizin önünüzü görmenize engel olabilir. Belki başarınıza kavuşmak için çok az bir vakit kaldı nerden biliyorsunuz? Bir düşünün. Zaman zaman hayatın içerisinde tıkanıklar yaşarız. Bu genelde en son noktada da olur. Aslında belki hedefinize çok az kalmıştır. Pes etmeyin. Sisli günler vardı bu doğru ama inanın ki karayı görüyorum… Az kaldı… Yola devam…

Mutlu günler dilerim.

KOÇ

Yazının devamı...

Kaderin ile bağlantıyı başarılı bir şekilde kur!

17 Temmuz 2017

Haftaya Ay’ın en rahat ettiği konum Boğa burcunda hareket ederken başlıyoruz. Duygusal anlamda daha sakin ve kendimize güven duymak isteyeceğimiz bir gün geneli diyebiliriz. Aynı zamanda Uranüs-Mars karesi ve Venüs-Neptün olumsuz açılarını bu hafta genelinde hissedeceğiz.

Bu dürtüsel duygular ile nasıl başa çıkabilirsiniz? Kısaca özetleyelim.

Gelelim günün tavsiyeli hikâyesine;

Mary McGuire-Wien ve eşi uzun zamandır Long Island’a taşınmayı düşünüyorlar ve bir yılı aşkın süredir zevklerine göre bir ev arıyorlardı. Ancak baktıkları evler ya çok konforsuz ya da satın alamayacakları kadar pahalıydı. Yine umutsuzca ev aradıkları uzun bir günün ardından evlerine dönmek için yola çıkan çift trafiğe takıldıkları yerde bir ev görürler. Tadilatta olduğu anlaşılan bu eve bakarken yanlarına bir adam yaklaşır ve “Merhaba, acaba evle mi ilgileniyorsunuz?” der. Tadilatta olduğu için pencereleri bile doğru düzgün görünmeyen eve baktıklarını söyleyen Mary hikâyenin kalanını şu sözlerle anlatıyor:

“Normal bir aile olsa evle ilgilenmezdi ancak ev sanki bizim ihtiyaçlarımıza cevap vermek için inşa edilmiş gibiydi! Benim yoga seanslarım ve eşimin resim hobisi için son derece elverişli olan alanı ile ev bizim için ideal görünüyordu”

Bu kısa ve anlamlı hikâyeyi okuduğunuzda umutsuzca ev arayan çiftin doğuştan şanslı olduğunu düşünebilirsiniz ancak işin doğrusu pek de öyle değil. Çünkü çiftin arayışlarının mutlu sonla bitmesini sağlayan şey şanstan ziyade onların ön yargıdan uzak ve açık fikirli olmalarıydı. Ayrıca kendini şanslı olarak tanımlayan insanlar, köşe başında onları bekleyen tatlı sürprizlerin varlığına inanmaktan vazgeçmedikleri için depresyon ve suçluluk duygusu gibi sorunları çok daha az yaşıyorlar. Bu yüzden kendinizi şansa hazırlayın. Hayatınıza dair uzun vadeli planlar yaparken detaylara çok girmeyin. Sakin olun ve gevşeyin. Aşırı titiz ve kontrolcü olmak büyüyü bozar, hatta hayatın size getirebileceği mutlu sürprizlerin önünü kesebilir. Bu yüzden kendinizi germeden akışta kalmaya ve hayatın size sunduğu seçenekleri reddetmeden önce denemeye çalışın. Özetle, şanslı hissetmek ve daha önemlisi şanslı bir hayat yaşamak için, şansın büyük ikramiye gibi sizi bulmasını beklemeyin; siz ona koşun! Kaderinizle bağlantınızı kurun… Faydasını göreceksiniz. Çünkü dünya içerisinde olan biten her şeyin bir nedeni vardır ve hatalarınız size hayat yolculuğunuzda daima destek olur.

Mutlu bir gün, keyifli bir hafta dilerim…

KOÇ

Yazının devamı...

Şerefli bir hikâyen var ise, seni kimse yenemez…

14 Temmuz 2017

Gün genelinde Ay balık burcunda hareket edecek. Kendimizi pek bir alıngan ve duygusal anlamda git-geller içerisinde hissedebiliriz. Sınır koyamayacağımız zayıf yanlarımızla yüzleşebiliriz. Gelişen olaylara çaresizmiş gibi teslim olmaya ya da kendimizi kurban edilmiş gibi hissedip hatalı davranışlar yapmaya açık olabiliriz. Hafta sonu ile birlikte aslında bağlanma duygumuzun en yüksek seviyelerinde olduğunu göreceksiniz. Bunu bir insana bağlanmak olarak değil de bir ideale bağlanmak olarak değerlendirin. Gün içerisinde anne ile sorunları, çok derine yerleşmiş bağımlılıklarınızla içsel olarak sorgulayabilirsiniz. İş girişimleriniz bazı şartların sizi zorladığını düşünüyorsanız bunun üzerine gitmeyin. Aniden bir toplantınızın ertelenmesi bazı planların istediğiniz şekilde uygulamaya oturmaması sizin motivasyonunuzu düşürmemeli. Ay-Mars üçgeni iyi düşünmenin ve olumlu yaklaşımın hayatınıza etkisini güçlü bir şekilde gösterebilir. Bu yüzden bu tarzı gün genelinde korumalısınız. Bilincinizi buna ikna etmeniz için güzel bir fırsat. Bugün sanat, sinema, tiyatro veya müzik sizlere çok iyi gelecektir. Allah ihtiyacınız olanı önünüze getirir… Gün genelinde rahat ve olumlu bir akış var. Önemli görüşme, anlaşma, yazışma, açıklamalarınızın bugüne denk getirebilirsiniz. Parasal ve finansal konularda bazı toparlanmalar ve yeni dengeler oluşturma yoluna gidin.Kısaca; Cesaretli ol. Hayatına geriye baktığın zaman, yaptıkların için değil, yapamadıkların için üzüleceğini hatırla. Çok mükemmel bulduğun bir fikri, başkasının engellemesine izin verme. Keyifsizliklerini ise açığa vurma. Seni eleştirenlere cevap yetiştirmek için vakit harcama. Alman gerekeni al ve kenara çekil. Olumsuz insanlardan uzak dur.

Gelelim günün Tavsiyeli hikâyesi;

Uzun yıllar önce Çin'de Lili adlı bir kız evlenir ve aynı evde kocası ve kaynanası ile birlikte yaşamaya başlar. Lakin kısa bir süre sonra kayınvalidesi ile geçinmenin çok zor olduğunu anlar. İkisinindi kişiliği tamamen farklıdır buda onların sık sık kavga edip tartışmalarına yol açar. Bu Çin geleneklerine göre hoş bir davranış değildir ve çevrenin oldukça tepkisini alır. Birkaç ay sonra bitmez tükenmez gelin kaynana kavgalarından ev onun ve kayınvalidesi ile arada kalan eşi içinde cehennem haline gelmiştir. Artık bir şeyler yapmak gerektiğine inanan genç kadın doğru babasının eski bir arkadaşı olan baharatçıya koşar ve derdini anlatır. Yaşlı adam ona bitkilerden yaptığı bir ilaç hazırlar ve bunu 3 ay boyunca her gün azar azar kaynanası için yaptığı yemeklerin içine koymasını söyler. Zehir az az verilecek, böylece onu gelininin öldürdüğü belli olmayacaktır. Yaşlı adam genç kadına kimsenin ve eşinin şüphelenmemesi için kaynanasına çok iyi davranmasını ona en güzel yemekleri yapmasını söyler. Sevinç içinde eve dönen Lili yaşlı adamın dediklerini aynen uygular.

Her gün en güzel yemekleri yaparak kaynanasının tabağına azar azar zehir damlatıyordu. Kimseler şüphelenmesin diyeme ona çok iyi davranıyordu. Bir süre sonra kayınvalidesi iyice çok değişmişti ve ona kendi kızı gibi davranıyordu. Evde artık barış rüzgârları esiyordu. Genç kadın kendisini ağır bir yük altında hissetti yaptıklarından pişman bir vaziyette baharatçı dükkânının yolunu tuttu ve yaşlı adama şu ana kadar kaynanasına verdiği zehirleri onun kanından temizleyecek bir iksir için yalvardı. Yaşlı kadının ölmesini artık istemiyordu. Yaşlı adam yaşlı gözlerle karşısında konuşup duran Lili ye baktı ve kahkahalarla gülmeye başladı.

Sevgili Lili dedi; Sana verdiklerim sadece vitaminlerdi. Olsa olsa kayınvalideni sadece daha da güçlendirdin hepsi bundan ibaret. Gerçek zehir ise senin beyninde olandı. Sen ona iyi davrandıkça oda dağıldı ve yerini sevgiye bıraktı böylece siz gerçek bir ana kız oldunuz dedi.

Dememiz o ki; Gül veren elde gül kokusu kalır. Sevilen insan sevgisini insanlara veren insandır. İnsanları sevmeyi öğrenin ve hayat hikâyenizi doğruluk, dürüstlük ve kalite üzerine yazın. Acı çektiğiniz zamanlarda her şeye rağmen şeref ve onurla dimdik durduğunuz o zamanlar ileride asıl ihtiyacınız olduğunda sizi kimseye muhtaç bırakmamak için geleceğinizi oluşturur. Allah bilir biz bilmeyiz. Siz sadece doğru olanı yapın ve doğruluğa duyduğunuz inancı asla kaybetmeyin. Uzun zamandır kahve demiyorum öyle değil mi? Sessiz içiyorum bu aralar kahvemi ama tadı sizsiz çıkmıyor… Haydi, o zaman haftanın son gün kahvesini de içelim… J

İyi hafta sonları dilerim…

İnstagram:Astromatik

Yazının devamı...

Karakter sahibi insanlar her koşulda iyi niyetini koruyanlardır

13 Temmuz 2017

Yaşama adapte olmak adına bazı gerçeklerden uzaklaşmak isteyebiliriz. Bu yüzden kendimizden yana gereksiz tavizler vermeyelim. Kişilere hak ettiklerinden fazla değer vermemenizi öneriyorum. Bu birkaç gün en azından hayır diyebilmeyi ve fikriniz olmayan şeylere karşı direnebilmeyi öğrenmeniz gerekmektedir. Eğer öğrenemeseniz, öğrenmenizi sağlayacak insanlarla karşılaşma ihtimaliniz yüksek. Aşırı fedakârlık içinizdeki iyi niyeti öldürebilir. Egolu ve stresli insanlara karşı o iyi niyetimizi korumaya devam etmeliyiz. Neticede karakterli insanlar genelde iyi niyetini korumaya çalışan insanlardır. Ay- Venüs karesi ise Başkalarının sizin iyiliğinizi ya da gösterdiğiniz fedakârlığı görmezden geliyormuş duygusu hissettirebilir. Mümkün oldukça motivasyonunuzu düşüren insanlardan uzaklaşın. Dengesiz bir ruh hali, doyumsuzluk, aşırı alınganlık, sinirlilik, kıskançlık ve sağı solu belli olmayan tutkular sergileyebilirsiniz. Evlilikte veya ilişkilerinizde zorluklar yaşayabilirsiniz. Bu noktada şartları daha da zorlaştırmayın. Aile duygusu ile eşiyle ilişkisi arasında ve annelik rolü ile sevgili rolü arasında çelişik duygular hissedebilirsiniz. Öğleden sonra Ay-Neptün kavuşumu ise sizi çevrenize karşı duyarlı ve düşünceli yapacak. Aynı zamanda sizde bu duyarlılıklarla karşılaşabileceksiniz. İlişkileriniz adına duygu ve düşünceleriniz uyum içinde olabilir. Bu hissiyatınızı başkalarının hayatlarını kolaylaştırmak için kullanabilirsiniz. Aşırı olumlu iyi davranışlarınıza karşı bazı sert tepkiler alırsanız hemen kırılmayın.

Gelelim günün Tavsiyeli hikâyesine;

Depodaki fareden dünya çapında bir çizgi kahraman çıkardı 1901 yılında ABD'nin Chicago kentinde doğdu. O kadar fakirdi ki karnını doyuracak parayı dahi bulamıyordu. Babası çok hastaydı. Annesi oğlu Disney'e güveniyordu. O da ne iş bulsa çalışarak yemek için para kazanıyordu. Aslında belli bir mesleği olmadığı için iş bulması da kolay değildi. Pek çok iş yerinden geri çevriliyor ancak gazete dağıtıcılığı ve ambulans şoförlüğü gibi geçici işler bulabiliyordu. Bu arada babasının durumu daha da ağırlaşmıştı. Babasının sırf yeterli parayı bulamadıkları için hayatını kaybettiğini düşünen Disney bu yüzden uzun süre kendini suçladı.

Bu arada gözüne çarpan bir ilandan esinlenerek bedava sanat kurslarına katıldı. Çizimini geliştirdi. Bazı ajanslara minik çizgi filmler çizdi ama para kazanamadı. Hollywood'a gidip şansını denemeye çalıştı. Birçok çizim yapmasına rağmen bir türlü tutturamıyordu. Hâlâ parasızdı... Ama bu meteliksiz gecelerden biri, ona hayatını değiştirecek yaratığı getirecekti. Geceleri çalıştığı bir depoda minik bir fareyle tanışmıştı. Onunla ekmeğini paylaşıyor, dakikalarca seyrediyordu. Farenin dans eder gibi ilginç hareketler yapması Disney'e ilham verdi ve bir gece onu kâğıda çiziverdi... Dünya çocuklarının sevgilisi Mickey Mouse işte o gece doğdu. Walt Disney artık ünlü ve zengin bir adamdı.

Dememiz o ki; bazen yaşadığınız olumsuzluklar içinde çözümler barındırır. Sadece çözümler ve mucizeler şikâyet ettiğiniz yere gelmez. Bu sizin bakış açınızla ilişkilidir. Görmeye çalışın veya farklı yollar arayın.

Yazının devamı...

‘’Bitti’’ diye üzülme ‘’yaşandı’’ diye sevin, Çünkü yaşanan her şeyin bir sebebi vardır

12 Temmuz 2017

Bugün kendi umutlarınız veya hayalleriniz adına iyice üzerinde düşünüp onları gerçeğe dönüştürecek pratik uygulamalar içinde bulunmanız size kendinizi iyi hissettirecektir. Kendi tercihlerinize ait olmalı, ailenizi üzmeme çabası ile kendinizi baskılayarak huzursuz etmemelisiniz. Harekete geçmek için başkalarını beklemekten vazgeçip irade gücünü güçlendirmeli ve zaman zaman bireyselde harekete geçmeyi öğrenmelisiniz. Akşamın ilerleyen saatlerinde sevgi ve aşk anlamında kendimizi güvende ve şanslı hissettiğimiz bir zaman dilimi içerisindeyiz. Bunu değerlendirmek ve bazı olaylara karşı daha sakin kalmak bizi rahatlatacaktır. Ay-Uranüs altmışlığının her türlü yenilik ve değişiklik açısından destek veren enerjisini kullanabilir, günlük hayatımızda veya iş hayatımızda yapmak istediğimiz değişiklik ve yenilikler açısından harekete geçebiliriz.

Gelelim günün Tavsiyeli Hikâyesine;

Adidas ve Puma markalarının ortaya çıkışı, 1924′de Alman Adolf (Adi) ve Rudolf Dassler kardeşlerin atletizmle ilgili ayakkabılar üretmek için ‘Gebrüder Dassler OHG’ şirketini kurmalarıyla başlar. Fakat İkinci Dünya savaşı sonrasında iki kardeş siyasi görüşler nedeni ile ayrı düşerler ve yollarını ayırmaya karar verirler. Bu ayrılıktan sonra, İki kardeş hiç konuşmazlar.

(Rudolf ya da Rudi), nehrin diğer yakasında Puma’yı, Adolf (Adi) ise nehrin öbür yakasında isminin ve soy isminin ilk hecelerinden oluşan Adidas’ı kurar…

 Herzogenerauch da iki kardeşin ayrılmasıyla kasaba halkı bile Adi ciler ve Rudi ciler diye ikiye ayrılır. Birinin uğradığı esnafa diğeri uğramaz.

Savaş sonrasında yokluk işsizlik nedeni ile Adidas’la Puma kasabadaki tek başarılı işletmelerdir. Kasabanın kalkınmasını nerede ise sadece bu iki kardeş firma sağlar. Önceleri, annelerinin evinde, elektrik olmadığı için bisikletten elde ettikleri enerjiyle deri keserek ayakkabıya dönüştüren Dassler kardeşler, Adolph 1978 yılında öldüğünde tam 29 yıldır dargınlardır. Yıllar sonra Rudi öldüğünde o da nehrin diğer yakasına gömülür.

Bu azimli ve başarılı iki kardeş, bir tartışma sonrasında dargın olarak yıllarca birbirleri ile konuşmadan dünyaya gözlerini yumsalar da, bugün hala tüm dünya bu markaların hikâyesini merakla konuşmaktadır. İki marka o günden bu zamana o kadar büyüdüler ki; iyi marka olabilme yolunda yaşadıkları küskünlük başarılarının gerisinde kaldı ve yaklaşık 90 yıldır isimlerinden söz ettirmeyi başardılar ve hala başarıyorlar…

Mutlu günler dilerim…

Yazının devamı...

Ölmeden önce ölmek demek, yani nefsini yenmek demek, kısaca muradına ermek demek…

11 Temmuz 2017

Ay Kova burcunda hareket edecek. Dolunay etkisinden ötürü oldukça gergin ve kaygılı düşünceler içerisindeyiz. Bazı zamanlar düşüncelerimize engel olmakta bile zorlanıyor olabiliriz. Birkaç gün en azından zihinsel anlamda daha özgür ve arkadaşça yaklaşımlar içerisinde bulunabileceğiz. Belki gün genelinde biraz kendimizi cesaretsiz hissedebiliriz ya da motivasyon eksikliği içerisinde olabiliriz. Ay-Merkür karşıtlığı sabah saatlerinde bizi kırıcı sözler sarf etmeye itebilir. Ya da zihinsel bir huzursuzluk verebilir. Âmâ bu hissiyatı daha fazla metafizik, astroloji veya kişisel gelişim tarzı araştırmalar yöneltilirseniz duygularınızın biraz olsun yatışacağından emin olabilirsiniz. Jüpiter’in elinin değeceği bu gün genelinde Aşk ve ilişkilerimizde daha tarafsız, sempatik ve uyumlu davranışlar sergileyebileceğiz. Sadece herkesten farklı ve aykırı görünmek adına davranışlarımızda abartılı ve tutarsız görünmemiz gerekli. Bu coşkuya kapılmamalıyız. Kendi gücümüzü ve inisiyatifimizi yaratıcı konular üzerinde geliştirmeliyiz. Harekete geçmek için başkalarını beklemek yerine irade gücünü kullanmalı ve somut adımlar atmalısınız. Olayların ne içinde nede dışında olmayı tercih etmek yerine düşündüğünüz fikri şartlara göre belirtmelisiniz. Bugün bireylik duygunuzu geliştirip, kendi düşüncelerinize onay almadan kendi kararınızla harekete geçebilmeyi deneyimlemeniz gerekmektedir.

Gelelim Günün Tavsiyeli Hikâyesine;

Ticaretle uğraşan bir adamın güzel bir papağanı vardı. Bir gün bu tacir işi gereği Hindistan’a gitmek için yol hazırlığına başladı. Cömertliği ile tanınan bu tüccar, ailesine ve yakın arkadaşlarına tek tek ”Sana Hindistan’dan ne getireyim? Ne istersin?” diye sordu. Her biri ayrı ayrı istekte bulundu. Bu cömert ve iyi kalpli tüccar onların isteklerini not alıp getireceğine dair söz verdi. Sonra çok sevdiği papağanına yönelip ona da sordu: ”Ey güzel kuşum, sen ne istersin?” Papağan, ”Oradaki papağanları görünce, halimi onlara anlat. Papağanımın size selamı var. Sizi özlediğini ve kurtuluşu için çare bulmanız konusunda yardımcı olmanızı istiyor dersin” dedi. Sözlerine devam ederek. ”Ben gurbet ellerde özlemle ve ayrı düşmenin ıstırabıyla çırpınırken, sizlerin yeşil ormanların güzel ağaçlarının dallarında dolaşarak keyiflenmeniz uygun mudur? Dostların vefası böyle mi olur? Sizler boylu poslu güzel eşlerinizle zevk sefa içerisindesiniz. Ben ise burada hapisteyim. Yüreğim kan ağlar. Hiç olmazsa, sabahın seherinde şu garibi de hatırlayın. Dostların, dostu hatırlaması mutluluktur. Başka bir şey istemiyorum” dedi. Tüccar, papağanın selamını ve mesajını oradaki papağanlara götürmeyi de kabul ederek yola koyuldu. Günlerce yol aldıktan sonra Hindistan’a ulaştı. Ağaçların üzerinde papağanları görünce, atını durdurarak onlara seslendi.

Evde kafeste beslediği papağanının selamını ve sözlerini aktardı. Tüccar sözlerini bitirir bitirmez, oradaki papağanlardan biri birkaç kere titredi, nefesi kesilerek düşüp öldü. Tüccar bu durumu görünce söylediğine de söyleyeceğine de pişman oldu. Kendi kendine, ”Bir canlının ölümüne sebep olarak günaha girdim. Galiba bu papağan, benim papağanımın bir yakını ya da çok candan seveniydi” diye düşündü. Hindistan’daki alışverişini bitirdikten sonra memleketine döndü. Dostlarının istediklerini teslim etti. Papağan, tüccarın hediyeleri dağıtmasını kafesinden izliyordu. Sahibine seslendi: ”Benim armağanım nerede? Papağan dostlarıma selamımı ulaştırdın mı? Onların haberlerini bana anlat ki, ben de dostların gibi mutlu olayım.”

Tüccar, ”Sevgili kuşum! Bana öyle bir iş yaptırdın ki, sana uyup da nasıl böyle bir cahillik yaptığıma hala yanmaktayım. Bin pişman oldum ama pişmanlık neye yarar?” Papağan bu sözleri duyunca olanları daha çok merak etti. Sevgili kuşunun ısrarlarına dayanamayan tacir, olanları başından sonuna bir bir anlattı. ”Söylediğin yere gittim. Dostlarına selamını ve söylediklerini aktarınca içlerinden biri, senin gönderdiğin haberin üzüntüsüne dayanamamış olacak ki düşüp öldü. Bu durumu görünce çok pişman oldum ama söylemiş bulundum” dedi.

Tüccarın bu anlattıklarını dinleyen kafesteki papağan, önce titredi, sonra kaskatı kesildi. Tacir kendi güzel papağanının da aynı şekilde düşüp öldüğünü görünce, aklı başından gitti. Ağlayıp sızlanmaya, ah vah edip dövünmeye başladı. ”Ey güzeller güzeli papağanım. Hoş sesli kuşum, yoldaşım, sırdaşım. Ne oldu sana? Neden bu hale geldin?” diye feryat etti. Ölü papağanı üzüntüyle kafesin içinden çıkınca, papağan birden canlanıp uçtu. Yüksek bir dala kondu.

Tacir kuşun bu durumuna şaşırdı kaldı. Başını kaldırıp, ”Ey güzel papağanım! Ben bu işten bir şey anlamadım. Sen bu hileyi nereden öğrendin? Böyle canımı yaktın” dedi. Papağan konduğu yerden cevap verdi: ”Sevgili efendim! Hindistan’daki o kuş, yaptığı hareketle bana yol gösterdi. Selamımı alınca düşüp ölmüş gibi yapması, bana öğüttü.

”Efendim! Sen de benim gibi yap. Ölmeden önce öl. Canını, ten kafesinin esaretinden kurtar. Ruhun gerçek vatanın güzelliklerine uçsun.

Yazının devamı...