APPLE TARİHİNİN EN BÜYÜK SATIN ALIMI
Kuruluşundan bu yana Apple pek çok şirketi bünyesine kattı. 1997 yılında Steve Jobs'ın tekrar Apple'a dönmesini sağlayan ve 400 milyon dolar civarında bir ödemenin yapılmasıyla NeXT'in alınması Apple tarihinde önemli bir yere sahipti; zira Apple'ın bugüne dek en fazla ödeme yaptığı ve bünyesine kattığı şirket NeXT'ti. Ancak şirketin Beats'i 3.2 milyar dolar gibi bir bedelle satın almaya karar vermesi, Apple'ın NeXT rekorunu bir hayli geride bırakacağını gösteriyor. Apple 2011 yılında Anobit'i 390 milyon dolara almış, PrimeSense'e ise 345 milyon dolar ödemişti.
HTC'NİN DE CEBİNE PARA GİRECEK
Apple'ın Beats'i alması diğer yandan HTC'nin cebine de para akması anlamına geliyor; zira Beats'in yüzde 50.1'lik hissesi halihazırda Tayvan merkezli telefon devi HTC'nin elinde ve Apple'ın ödeme yapacağı 3.2 milyar doların yaklaşık 1.6 milyar doları doğrudan HTC'nin kasasına gidecek.
APPLE BEATS'İ NE YAPACAK
Her şey bir yana Apple'ın bu denli yüksek bir rakamla Beats'i almasının amacı herkesçe merak konusu. Elbette şirketin sadece Beats kulaklıkları iPhone ve türevi cihazlara kazandırmak için şirketi satın almak istediğini söylemek çok da makul değil; zira bu alımın asıl nedeni Apple'ın online müzik pazarında beklentilerin altında kalması ve iTunes gelirlerinin artmasına karşılık müzik satışlarında gerileme yaşanması...
Kullanıcıların müzik satın almaktan öte online müzik dinleme servislerine ağırlık vermeye başlaması müzik endüstrisindeki trendi de değiştirirken, Apple'ın Beats Music servisini kullanarak iTunes'ta kaybettiğini geri almak için mücadele vereceği düşünülüyor.
Her ne kadar alımın olup olmayacağı mayıs ayı ortalarında netlik kazanmadıysa da, Apple'ın Spotify ve rakipleri üzerinde ilerleyen dönemlerde ciddi anlamda baskı oluşturmaya başlayacağı kolaylıkla söylenebilir.
Bu kadar asparagas haberin üzerine bu yazıyı kaleme almak da tahmin edeceğiniz üzere şart oldu. Öncelikle Apple'ın iPhone 5'leri geri aldığı iddiası doğru. Ancak eksik ve de önemli bir detay var. Apple sadece ama sadece güç butonları bozuk olan iPhone 5'leri geri alıyor ve daha da önemlisi güç tuşu bozuk iPhone 5'i yenisiyle değiştirmiyor, sadece bozuk güç tuşu tamir ediliyor ve bunu Apple ücretsiz olarak yapıyor. Aslında bütün olay bu... iPhone 5'in tepesindeki güç butonu eğer basmıyorsa, sorunluysa Apple Store'a getiriyorsun ve onarım işleminin ardından güç tuşu sağlam ama mevcut iPhone 5'ini geri alıyorsun.
2 Mayıs'tan itibaren Apple'ın ücretsiz olarak başlattığı bu kampanya sadece iPhone 5'leri kapsıyor. Bunun dışında iPhone 4, iPhone 4S, iPhone 5S veya iPod gibi başka cihazlarla Apple Store'a gitmenizin bir alemi yok.
Peki ben bunları neden yazıyorum? Apple'ın iPhone 5'leri geri aldığı haberlerini okuyan pek çok tüketicinin soluğu Apple Store'da aldığını öğrendim geçtiğimiz günlerde. Tüketiciler ekranı çizik dahi olsa iPhone 5'ini üstelik 2 Mayıs tarihinden önce mağazaya getirmiş. Haliyle Apple çalışanları da kimseye yardımcı olamadığından pek çok tüketici boynu bükük geri dönmüş.
Gün geçmiyor ki Facebook veya Twitter'da yeni bir salgın baş göstermesin. Son olarak Facebook'un yasaklanacağını iddia eden bunun sözde reçetesini sunan mesajlar sosyal medyada hızla yayılıyor. İşte o mesaj;
"ARKADAŞLAR FACEBOOK TÜRKİYE'DE YASAKLANIYOR!!!
Bu hafta sonu Facebook Türkiye'de yasaklanacağını söylüyor bütün haberler. Biraz araştırma yaptım ag antisansür diye bir program buldum. Şu an YouTube'a falan girebiliyorum sanırım Facebook'ta da işe yarar. Lütfen herkes programı indirip kursun AG Antisansür"
Bu şekilde hacker'lar kullanıcıları virüs olduğu şüphe götürmeyen link'e yönlendirirken, link'e tıklayan kullanıcıların bilgisayarına 'antisansür.exe' isimli bir dosya yükleniyor.
Virüsün bilgisayarda nelere yol açtığı henüz bilinmezken, ilk etapta "Facebook yasaklanıyor" başlıklı mesajı kullanıcının hesabından paylaştığı ve bu şekilde yayılma şansı bulduğu dikkat çekiyor.
ASLA TIKLAMAYIN
Facebook'un yasaklanması gibi bir şey söz konusu değil. Böyle bir şey olsaydı dahi adı sanı duyulmamış ve kimden geldiği belli olmayan bu tür link'lere tıklayarak .exe soyadlı dosyaları indirmek oldukça tehlikeli. Bilgisayarları kontrolüne kolayca alabilecek bu tip programlardan kurtulmak da yüklemek kadar kolay olmadığından ve her antivirüs yazılımı bu hataları bertaraf edemediğinden siz siz olun, bu tip iletileri dikkate almayın.
Ülkemizde halen erişime kapalı olan YouTube'a girmek isteyen kullanıcılar istedikleri halde DNS numaralarını değiştirebileceği gibi, güvenilir VPN uygulamalarını da indirerek siteye erişim sağlayabiliyor.
İnternet bir bilgi deryası olduğu kadar milyonlarca tehdit unsurunu da içinde barındıran ve bilinçli kullanılmadığı hallerde kullanıcıların başını epey ağrıtan bir mecra. Özellikle Facebook ve Twitter gibi milyonlarca kullanıcının her gün ziyaret ettiği siteyi kullanan dolandırıcılar öyle yöntemler kullanıyor ki kullanıcıların bir anlık dikkatsizliği, pek de hoş olmayan sonuçlar doğuruyor.
1 HAFTADA OTURDUĞUNUZ YERDEN 800 TL KAZANMAK İSTEYEN
Ağırlıklı olarak kadınlara tuzak kuran pek çok internet sitesi var. Bunlardan biri de kadınlara iş vaadinde bulunan bir site... 'Kendi evinizden çalışarak 1 haftada 800 TL kazanın' sloganıyla kurbanlarına yaklaşan kişiler bunun için Facebook sayfalarını kullanıyor. Facebook'ta binlerce takipçisi olan bir fan sayfasıyla anlaşıp reklamını yaptıran söz konusu site, bu yolla daha çok kullanıcıya ulaşmayı başarıyor.
4 MİLYON İNSANA ULAŞTIĞINI İDDİA EDİYOR AMA...
Siteyi yakından incelediğimizde kendileriyle ilgili 'çok çarpıcı' rakamlar paylaşmayı da ihmal etmiyorlar. Söz konusu sitenin iddiasına göre 4 milyonun üzerinde kişiye bir ay içinde ulaşabiliyorlar. Gerçekten müthiş bir rakam! Ancak sitenin alexa.com üzerinden durumu sorgulandığında 13,177,860'ıncı sırada olduğuna şahit oluyorsunuz. Yani değil 4 milyon kişiye sitenin bin kişiye bile bir ayda ulaşması oldukça güç.
İŞTE KADINLARA İŞ SÖZÜ VEREN SİTENİN GERÇEK YÜZÜ
Site, evde oturan ve iş arayan, evinde oturarak haftalık 800 TL'ye kadar para kazanmak isteyenler için iş fırsatı sunduğunu iddia ediyor. Biz de hemen siteyle ilgili aklımıza takılan soruları sormak için 'Canlı Desteğe Bağlan'a tıklıyoruz. Ulaş isminde sahte bir hesap sizi karşılıyor. Aslında karşınızda Ulaş diye bir kişi elbette yok; sadece belli satırları otomatik olarak kullanıcıya gönderen tek düze bir sistem kurulmuş. Ulaş isimli sözde müşteri temsilcisi önce bize 'Merhaba ziyaretçi. Size nasıl yardımcı olabilirim' sorusunu yöneltiyor. Biz de 'internet editörlüğü yapmak istiyorum, bunun için ne yapabilirim' diye cevaplıyoruz. Sistem bir süre bekliyor ve ardından uzun bir metin gönderiyor. Bir hayli yazım hatası olan ve Türkçe karakter sıkıntısı yaşayan cevap metninde şu satırlar yazıyor ve dananın kuyruğu kopuyor:
"Kameralı sohbet operatörlüğü özetinde siteye üye olan üyelerle görüntülü olarak sohbet etmektir. Üyeler süre satın alırlar, siz de onlar sürelerini harcadıkça para kazanırsınız. Saatine 20 tl ödenir, haftalık 400 TL'yi geçtiğinizde saat ücreti 25 TL'ye çıkar. Günde 6-8 saat giriş yapmanız durumunda 500-1500 TL arasında bir kazancınız olacaktır.
Giriş saatleri sınırlaması yoktur dilediğiniz saatte giriş ve çıkış yapabilirsiniz.
Kamera karşısında yüzünüzü göstermeyecek şekilde şiı bir kıyafetle kamerayı çenenize kadar tutacak şekilde oturursunuz. Üyelerin sizin bayan olduğunuzu anlamasi yeterlidir. Yüzünüz görünmez. Sitenin hiçbir yerinde adınız, telefonunuz herhangi kişisel bir bilginiz yer almaz. Gizlilik ön plandadır.
Ödemeler her hafta pazartesi-salı günlerinde yapılır.
Sitede iletişim bilgisi vermek ya da almak kesinlikle yasaktır. Sadece sanal sohbet servisi olduğumuzun altını çiziyorum.
Özel ve Genel oda olmak üzere 2 tip oda vardır. Genel odalar saatine 1 TL aldığınız tüm üyelerin size yazabildiği odalardır. Buradaki amaç sizi görüp özel odaya almalarıdır. Asıl kazanç yeri özel odadır. Özel odalarda 1'e 1 sohbet edersiniz ve saatine 20 TL alırsınız. Hafta içi kazancınız 400 TL'yi geçince de 25 TL'ye çıkar.
Her tip üye vardır. Normal sohbet etmek isteyen de sapık saçma konular konuşan da. Malumunuz Türkiye'de yaşıyoruz. Ancak istemediğiniz üyeyi odanızdan atma ve engelleme sanşınız olduğundan bu bir sorun teşkil etmez."
İLETİŞİM NUMARASI VEYA ADRES YOK SKYPE HESABI ŞART
Diğer bir deyişle kadınlardan Skype hesabı açılması, kamera karşısına geçmeleri ve erkeklerle saatlerce sohbet etmesi isteniyor ve karşılığında 800 TL kazanılacağı sözü veriliyor.
İletişim numaralarına ulaşmaya çalıştığımız sitede ise herhangi bir telefon numarası, adres bilgisi yer almıyor. Sadece Skype üzerinden görüşmelere olanak veriliyor.
BU TUZAĞA DÜŞMEYİN
Aslında söz konusu site, sosyal medyada sıkça görülen binlerce tuzaktan sadece biri ve bilinçli davranılmadığında tuzağa düşmek işten bile değil. Bu nedenle Facebook sayfasından takip ettiğiniz sayfalardan tıkladığınız link'lere kadar çok ama çok dikkatli davranmak durumundasınız.
- Öncelikle arkadaşlarınızın doğum gününü öğrenemezsiniz. Siz de çok iyi biliyorsunuz ki pek çok arkadaşınızın doğum gününü Facebook olmasa hatırlamıyoruz bile.
- Peki ya etkinlikler? Arkadaşınız sizle yüzyüze paylaşmasa belki de olası etkinliklerden haberiniz bile olmayacak. Örneğin her zaman göremediğiniz bir arkadaşınızın evleniyor olması gibi...
- Arkadaşlarınızı nasıl gizlice takip edebilirsiniz ki? Sürekli durumlarını paylaşan, oraya buraya gittiğini yazan, fotoğraflarını paylaşan arkadaşlarınızı hiç mi merak etmiyorsunuz?
- Sahi eski arkadaşlarınızı veya sevgililerinizi nasıl bulacaksınız? Pek çok kişinin Twitter'dan ziyade Facebook hesabını biliyorken...
- Twitter'da 140 karaktere her şeyi sığdırmak zorunda kalmak yerine neden Facebook'ta dilediğimiz genişlikte yazmayalım?
- Bugün için pek çok internet sitesine abone olmak için Facebook hesabınızı kullanmanız yeterli. Sadece bir tıklamayla kayıt artık mümkün. Neden Facebook yokken ayrıca kullanıcı adı, şifre gibi bilgileri oluşturmakla uğraşalım ki?
- Bir sürü fotoğrafınız var. Seyahatlere gidiyorsunuz, sevdiklerinizle fotoğraf çektiriyorsunuz. Peki bu fotoğrafları ne yapacaksınız? Arşivinizde saklamak yerine arkadaşlarınızla en kolay nerede paylaşabilirsiniz? Cevabı biliyorsunuz...
- Evet kendimize çok kızıyoruz ama Farmville'de çiftliğimizde karpuz ekerken Candy Crush'ta şekerleri ardı ardına patlatıyoruz. Bu bağımlılığı başka nerede bulabiliriz ki?
Tüm bu nedenler bile Facebook'u neden bırakamayacağınızı göstermeye yetiyor. Facebook'u arada kapatıp açan kullanıcılara ise hiç değinmeyelim.
HAFTANIN UYGULAMASI
Heartbleed açığı artık herkesin malumu. 'İnternetin en büyük güvenlik açığı' olarak da dillendirilen açık üzerine Lookout isimli şirket, Android platformunu kullanan kullanıcılar için Heartbleed Detector isimli bir uygulama geliştirdi. Uygulamayı indirdikten sonra yapmanız gereken tek şey ise beklemek. Zira uygulama açıldığında telefonunuzu taramaya başlıyor ve bu açıktan cihazınızın etkilenip etkilenmediğini gösteriyor.
BUNU BİLİYOR MUYDUNUZ
iPhone'ların Home butonuna çift tıklayarak açtığımız paneldeki uygulamaları kapatarak şarj ömrünü artırdığımızı düşünürüz. Oysa o uygulamalar sadece sizin son açtığınız uygulamaların bir listesidir; kapatsanız dahi şarj ömründe herhangi bir değişikliğe yol açmaz. Uygulamaları kapatmak için Görev Yöneticisi'ne girmeniz gerekir.
YOUTUBE YASAĞI SÜRECEK
Twitter'ın açılmasıyla birlikte elbette şimdi YouTube'u bekliyoruz. Ancak YouTube'un Twitter'da olduğu gibi pek kolay açılmayacağı ortada. Önce kararı veren Türkiye Barolar Birliği’nin itirazını kabul eden Gölbaşı Sulh Ceza Mahkemesi, AYM’nin Twitter kararının bağlayıcı olduğunu göz önüne alarak, YouTube’la ilgili “Tüm yayına erişim engellemesine” ilişkin kararını “İfade özgürlüğüne ağır müdahale” diyerek kaldırdı; ancak Gölbaşı Cumhuriyet Savcılığı, suça konu içeriklerin kaldırılmadığı gerekçesiyle YouTube yasağını kaldıran karara itiraz etti ve yasağa 'devam' dedi. Zira söz konusu link'lerin kaldırılması talebinin Türkiye'den YouTube'a iletilmesine rağmen link'lerin kaldırılmaması sonucu yasağın devamı isteniyor.
TÜRKİYE'DE DNS'LER 'ZEHİRLENİYOR'
DNS hijacking veya DNS zehirleme olaylarından sonra artık farklı DNS'ler kullanmak da pek makul görünmüyor.
DNS zehirleme veya DNS hijacking yöntemleri kullanıcıların kişisel bilgisayarlarında kullandıkları bazı halka açık DNS (Alan adı Çözümleme) sunucuları, bazı adresleri kendi DNS sunucularına yönlendirmesi şeklinde açıklanabilir. DNS girmek istediğiniz web sitesinin IP adresini bilgisayarınızın tanımasını sağlayan bir teknoloji. Yanlış IP yönlendirilmesi ile siz girmek istediğiniz siteye girdiğinizi sanıyor fakat görüntü kopyasına girebiliyorsunuz. Hacker'lar bu yöntemi sahte banka siteleri ile sizi kandırabilmek için çok sık kullanabiliyor.
Google da bunun farkında olacak ki geçtiğimiz günlerde şirketin yazılım mühendisi Steven Carstensen, ‘zehirleme’ yöntemiyle Türkiye’deki internet servis sağlayıcıları şirketlerinin Google DNS kimliği altında gizlendiklerini öne sürdü.
ŞİMDİLİK EN İYİ ÇÖZÜM VPN UYGULAMALARI
O nedenle siz iyisi mi VPN kullanın veya halihazırda kullanıyorsanız kullanmaya devam edin. Bunun için yazılım önermeyeceğim; zira bu sayfalar başta olmak üzere pek çok haber sitesinde sıkça birkaç ismi görüyorsunuz. Karar tamamen size kalmış. Zaten pratikte yaptıkları şey de aynı. Sadece VPN yazılımı tercihi yaparken Google'dan rastgele program indirmemeniz ve üzerinde biraz ufak araştırma yapmanız yerinde olur.
HAFTANIN MOBİL UYGULAMASI
Anonim offline mesajlaşma uygulaması FireChat iOS ve Android platformlarında yayınlanmasıyla birlikte dünya genelinde kullanıcılardan yoğun ilgi görüyor. FireChat ile internet bağlantısına ihtiyaç duymaksızın kullanıcılar birbirleriyle mesajlaşabiliyor. Ücretsiz olan uygulamada kullanıcı gerçek adını kullanabildiği gibi farklı takma adları da tercih edebiliyor. Apple'ın Çoklu Nokta Bağlantı sistemini kullanan, birebir sohbetler gerçekleştirmenize imkan tanıyan FireChat 9 metre yakınınızdaki kişileri buluyor ve anonim olarak sohbet etme imkanı tanıyor.
BUNU BİLİYOR MUYDUNUZ
Twitter'ın erişime kapatıldığı 20 Mart gecesinden sadece iki gün sonra VPN servisi HotSpot Shield'in Türkiye'den 820 bin kullanıcı birden kazandığını biliyor muydunuz?
YOUTUBE YASAĞINI KİMSE HİSSETMEDİ
Twitter halen yasaklı olduğu için kullanıcıların pek çoğu yasağı aşmanın yolunu çoktan buldu bile. Üzerine bir de YouTube yasağı gelince de elbette pek çok kişi yasağın geldiğinden haberi bile olmadı; zira yasak delen uygulamalar halihazırda açık olduğundan kullanıcılar aynı şekilde yasağı hissetmeden YouTube'a girmeye devam etti.
TWITTER TÜRK'E YURTDIŞINDA DA YASAK
Geçtiğimiz günlerde bir iş gezisi dolayısıyla Londra'ya gittim. Twitter'ın yasak olmadığı ülkede ilk yaptığım şey tahmin edeceğiniz üzere özgürce Twitter'a girmek oldu. Ancak ilginçtir ki Twitter'a girmeyi başaramadım. Her siteye girebilen ben iş Twitter'a geldiğinde çaresizdim. Aynı sorunu diğer gazeteci arkadaşlarımın da yaşamasıyla birlikte bir WiFi noktası bulup o şekilde Twitter'a girmeye çalıştım ve girebildim de. Tüm sorun roaming yapmama rağmen hattımı kullanarak Twitter'a girmeye çalışmamdı.
Türkiye'ye döndükten sonra operatör yetkililerini tek tek aradım. Olayı aynen şu şekilde özetlediler, noktasına virgülüne dokunmadan paylaşıyorum;
"Türkiye içinde tüm operatör aboneleri yurtdışına çıktıklarında hangi ülkeye gitmiş olurlarsa olsunlar data trafikleri Türkiye'ye iletilir ve Türkiye üzerinden çıkış yapar. Müşteriler hizmet alınan operatörün bağlı bulunduğu yerel yasa ve yönetmelikler ile bunların devamında gelen kısıtlamalara tabidir."
Anlayacağınız SIM kartınız yerli olduktan sonra siz nereye giderseniz gidin, yani dünyanın öbür ucuna da gitseniz Twitter yasağını (dolayısıyla YouTube yasağını da) beraberinizde getiriyorsunuz. Çözüm ise aynı: VPN uygulamaları veya bir WiFi noktası...
Twitter’ı önce mahkeme kararlarıyla askıya alan ve Türkiye sınırları içinde erişimini engelleyen TİB, elbette alternatif yollara dokunmadığından kullanıcılar aynı hızda ve hatta yasaklı olmadığı günlerden bile fazla tweet atar oldu. Bunda hem Twitter yasağına olan öfke etkili oldu hem de Twitter’a ilgi duymayan ve az kullanan kullanıcıların da site bir anda ilgisini çekiverdi.
DEVLETİN EN ÜST MAKAMI BİLE YASAĞI DELDİ
İşin komik yanı ise devletçe yasaklanan bir siteyi başta yeni internet yasasını bizzat onaylayan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olmak üzere pek çok siyasinin tweet atmayı sürdürmesi oldu. Yani yasak sözde kalmıştı, kimsenin yasağı taktığı yoktu.
TWITTER'IN KURUCUSU MAĞDUR TÜRK VATANDAŞIN YANINDA
Ancak yasak kararı elbette Türkiye’nin sesini tüm dünyaya duyurmaya yetti. Düşünün ki Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey bile Türkçe ‘Avea ve Vodafone'dan 2444'e, Turkcell'den 2555'e START mesajı göndererek SMS üzerinden Twitter kullanmaya başlayabilirsiniz.’ ve ‘Twitter'ı hayati bir iletişim aracı olarak gören Türkiye'deki kullanıcılarımızın yanındayız. Bir an önce erişimin sağlanacağını umuyoruz.’ Mesajlarını retweet etmekten geri durmadı.
HAYATI BOYUNCA VPN NEDİR BİLMEYECEK İNSANIMIZ VPN UZMANI OLDU
Günümüz koşullarında iletişimi koparmanın oldukça güç olması nedeniyle elbette yasağı aşmak için pek çok yol kullanıldı. Defalarca kapatılan YouTube başta olmak üzere pek çok yasaklı siteye sahip olmamızdan olsa gerek artık DNS, VPN ve Proxy uzmanı oluverdik. Hiç bu terimlerle hayatı boyunca tanışmayacak sevgili vatandaşım bile bunları yalayıp yuttu, her şeyini bilir oldu.
ÖNCE GOOGLE DNSL'ER ENGELLENDİ SONRA IP BAZLI ENGELLEME GELDİ
Ancak cumartesi günü sabahı ilginç bir gelişme oldu. Google’ın yaygın olarak kullanılan DNS’leriyle artık Twitter’a giremediğimizi fark ettik. Sonra anladık ki meğer bu DNS’ler de engellenmiş. Biz de ne yaptık, Google haricinde dünya üzerinde pek çok DNS olduğunu vatandaşımıza hatırlattık, #PaylaşmaHürriyeti olan herkesin bunları kullanması gerektiğini düşündük. Buna rağmen akşam saatlerinde bir gelişme daha oldu. Bu kez de IP bazlı engellemeyle karşı karşıyaydık. Yani DNS değiştirmek de artık Twitter’a girmemiz için yeterli değildi.
YİNE NE VARSA VPN'DE VAR!
Peki Twitter’a girmek için yollar tükendi mi dersiniz? Elbette hayır. VPN servislerini kullanarak da engeli aşmak mümkün. Elbette yakın zamanda VPN araçlarına da engel gelmeye başlarsa farklı yöntemler bulmak zorunda kalabiliriz; ancak sayısız VPN aracına sahip olduğumuzdan uzun vadede bu konuda sıkıntı yaşamayacağımızı düşünüyorum.
VPN’i kullanmak zorunda kalmamız pek de iyi bir şey değil aslında. Sonuçta güvenilir olanı var, olmayanı var. Kısaca açmak gerekirse Sanal Özel Ağ olarak tanımlayabileceğimiz bu yapı ile siz örneğin ABD’de bir eyalette bulunan bilgisayara bağlanıyorsunuz ve o bilgisayar üzerinden Twitter’a giriyorsunuz. ABD’de Twitter yasak olmadığından siz de bu engeli aşmış oluyorsunuz. Yani bir nevi maşa kullanarak Twitter’a erişiyorsunuz.
Ancak güvenilir olmayan VPN araçları da risk teşkil ediyor. Masum olanları reklam içerikleri pompalayarak kullanıcıları çileden çıkarırken, bazıları ise internet trafiğinizi yakından takip ettiğinden gizliliğinizin tehlikeye girme ihtimali ortaya çıkıyor. Elbette farklı DNS ve VPN araçlarıyla Twitter’a gireyim derken yasak olmayan sitelere bazen girememek veya sayfaların yavaş yüklenmesi de yaşadığımız sorunlardan sadece bir kaçı.
Twitter yasağının ne kadar süreceği konusunda kimsenin en ufak bir fikri yok; ancak vatandaşı VPN, DNS ve Proxy araçlarıyla hayatını zorlaştırmanın bir manası da yok.