Yeni Audi A4’ü ilk olarak Frankfurt Autoshow’unda gördüğümde hemen içine atlamıştım. İlk izlenimlerim dış tasarımında radikal değişiklikler olmasa da, içeride nasıl iyi bir teknoloji üssü haline geldiğiydi.
Onu test etmek için sabırsızlanıyordum. Yeni A4’ün yeni hız/devir göstergelerinden tüm ara yüzlerine tüm unsurları daha fazla dijitalleşmişti. Ona dışarıdan baktığımız da ise A4’ün biraz daha olgunlaşmış olduğunu söyleyebiliriz.
Peki, görüntü bu kadar da değişmezken ona gerçekten ‘yeni’ diyebilir miyiz? Biz uzmanlar için bu sorunun cevabı elbette ‘evet’.
Yeni A4’ün Parçalarının %90’u Yeni!
Audi, yeniliklerini bizim bir bakışta göremediğimiz yerlere yapmayı seven bir marka. Bu özelliği onu rakiplerinden ayırırken, sahipleri hakkında da ortak bir özelliğe işaret ediyor. Premium markalar arasında gösteriş yapmayı sevmeyen, dünyaya daha yakın (down-to-earth), ilk kez kendisinin gerçekleştirdiği yeni teknolojileri konuşturan bir marka Audi.
Yeni Audi A4 ayrıca 100kg daha hafiflemiş. Benim test sırasında gördüğüm en önemli sonuç ise Audi’nin sürüşten çok teknolojiye odaklanmış olmasıydı.
Bu şu demek: elektrikli yeni direksiyon keskin fakat ön tekerleklerin tam olarak nereye dönmüş olduğu hakkında size vermesi gereken hissiyat neredeyse yok denecek kadar az. Ayrıca onunla girdiğim tüm virajlarda yeni şaseden dinamiklik adına herhangi bir heyecan hissi yaşamadım. Hatta biraz daha açık konuşmak gerekirse, dinamik stabilite sistemi açıkken normalde 120km hız ile girdiğim virajda 90km hızla girdiğimde neredeyse arkadan kayıyordum.
Fakat, Audi yeni A4 ile zaten en iyi yaptıklarını daha da iyileştirmiş: sade, rahat ve keyifli sürüş tecrübesiyle geçtiğiniz kilometreleri hiç fark etmeden sizi gitmeniz gereken yere bir an önce ulaştırmak. Şasenin sabitliği o kadar iyi ki, sanki bulutlar üzerinde süzülüyorsunuz. Ayrıca, camları kapalıyken dış dünyayı izole edebilmede de çok başarılı olmuş bir rol modelden bahsediyorum.
Sonuç:
Yeni Audi A4’ün tek eksiği var, o da eğlence. Onu sürmek yeni Jaguar XE’yi veya BMW 3 Serisini sürmek kadar eğlenceli değil. Çok daha teknolojik ve size neredeyse her an ‘wow’ dedirten yeni bir teknolojisini keşfediyorsunuz fakat biz otomobil sevenler aynı heyecanı yollarda da yaşamak istiyoruz.
Yeni A4’ün en beğendiğim tarafı için Audi TT’nin iç tasarımını birebir almış olması. Audi içeride sizi TT’nin içinde hissettiriyor. Bu gerçekten çok iyi bir his. İçeride kullanılan teknolojinin sizinle kurduğu bağlantıda çok iyi yapılandırılmış. Telefonunuzun kablosuz şarj edebilmesinden, menüye kolay ulaşımınıza her türlü unsur gelecek ve ötesi hesap edilerek tasarlanmış.
Tunç Altınbaş, taltinbas@dr.com
Kategori
:
Otomobil | Hafif ticari | Motosiklet | Kiralık | Mağaza | Autoshow | Sıcak haber
Diğer haberler
Porsche’nin tahtını sallamaya geldi
600 beygirlik yeni Aston Martin’i Türkiye’de ilk kez ben test ettim. Porsche 911 mi Aston Martin DB11 mi? Test tecrübesinin cevabı tek: Aston Martin!
26 Aralık 2016
|
13:54
Jaguar’ın ürettiği ilk SUV yollarda
İlhamını efsane spor Jaguar F-TYPE'tan alan yeni Jaguar F-PACE, Jaguar markasının spor otomobil genlerine sahip ilk SUV modeli. Kırmızı rengiyle teste gelen yeni F-PACE İstanbul yollarınd...
24 Ağustos 2016
|
11:24
Thor’un Çekici Yollarda
En son Volvo S90’ın bundan tam 20 yıl önce üretildiğini ve Volvo 900 Serisinin 1996 yılında isminin değişmesi sonucu S90 olarak adlandırıldığını biliyor muydunuz? 20 yıl s...
15 Ağustos 2016
|
15:18
Tüm haberler